Çocuğumun Okula Adaptasyonunu Nasıl Kolaylaştırırım?

Okula yeni başlayan çocukların ailelerinin kafalarında ister istemez “acaba alışabilecek mi?” sorusu sıklıkla yankılanır. Öyle ki, okula alışma ve uyum sanki çocuklardan ziyade anne babaların kaygısı olup çıkar. Anne ve babalar için belki de en zor şeylerden biri kendileri de kaygılıyken çocuklarının kaygılarını yatıştırmaya çalışmalarıdır. O nedenle birçok zaman çaresizlik hissine kapılabilirler.

Kendi kaygılarının farkına varan ve bunları kontrol edebilmede başarılı olan ebeveynler elbette ki adaptasyonunu kolaylaştırma konusunda çocuklarının en büyük destekçileri olacaklardır. Bu kolaylaştırmanın ilk adımı çocuğa okulla ilgili gerçekçi beklentiler sunmak olabilir. Ebeveynlerin çocuklarına okula sevimli gösterebilmek adına çoğunlukla okulun “eğlenceli” yönlerine odaklanmaları sık karşılaştığımız bir durumdur. Ancak sadece bu konu üzerinde durmak büyük bir hayal kırıklığına sebep olabilir; zira okul zaman içinde kuralların daha net ve tutarlı bir biçimde uygulanmaya başlandığı bir yerdir ve içinde çeşitli engellenmeler barındırır. Bunlarla karşılaşmak da elbette eğlenceli olmaktan çok uzaktır. Okulda yaşanacaklara ve çocuğun neler deneyimleyebileceğine dair daha gerçekçi ve dengeli açıklamalar çocuğun kendini hazırlamasına yardımcı olur.

Birçok zor durumda olduğu gibi duyguların ifade edilebilmesine alan tanımak çocuğun okulla ilgili sıkıntılarının çözümünü kolaylaştırır. Örneğin ilk başta kaygılanmasının, korkmasının doğal kabul edildiği ve bunun açıkça ifade edilebildiği ortamlar çocuğu sakinleştirir. “Kaygılanma” ya da “korkma” demek yerine “evet okula başlamak ve bizlerden ayrılmak seni kaygılandırıyor olabilir ama zamanla bu duygular hafifleyecek ve bundan daha fazla keyif almaya başladığını göreceksin” diyebilmek çocuklara anlaşılmış olduklarını hissettirir. Belirsizliklerin kaygıyı artırdığından yola çıkarsak bu deneyimi çocuklar için mümkün olduğu kadar tahmin edilebilir kılmak da bir o kadar önemlidir. Ne zaman kavuşulacağı bilinirse ve buna dair bir güvence hissedilirse o zaman ayrılıklar daha kolay olacaktır. Bu noktada okulun başlangıç ve bitişi, günlük düzen, çocuğu kimin alacağı ya da kimin karşılayacağı, kendisi okuldayken ebeveynlerinin neler yapacağına dair bilgilerin paylaşılması çocuğu rahatlatabilir.

Tüm bunlara rağmen bazı çocuklar ve ebeveynler bu adaptasyon sürecini sancılı geçirebilir. Ebeveynlerin ve çocuklarının deneyimleri içinden çıkılması zor bir kaygı sarmalına dönebilir. Eğer okula başladıktan sonra çocuğun günlük hayatında ve işlevselliğinde bozulmalar (ör: uyku, iştah vb.) oluyorsa, gelişimsel anlamda gerilemeler (ör: altına çiş kaçırma, anneye daha çok yapışma ve yalnız kalamama, kekeleme vb.) görülüyorsa ve sıkıntılar giderek artıyorsa mutlaka uzman bir psikologtan destek alınması gerekir.