S. S. Sorular

Görüşmelerle ilgili uygulanan gizlilik politikası nedir?

Psikoterapi çalışmalarında gizlilik esastır. Psikolog ve danışanı arasında konuşulanlar kişinin kendisinin ya da bir başkasının sağlığını tehdit eder bir durum olmadığı sürece başka kimseyle paylaşılmaz. Sözkonusu bir tehdit olduğunda da mesleki etik ve hukuki zorunluluklar çerçevesinde mutlaka ilgili kişilerle temasa geçilir. Bu iletişim yapılırken mutlaka danışanın bilgisi ve izni dahilinde olmasına çalışılır.

Seanslar ne kadar sürer?

Seanslar 50 dakika sürmektedir. Bazı öngörüşmelerde bu süre en fazla 60 dakika olarak uzatılabilmekte ancak bu durum ilk görüşme ile sınırlı tutulmaktadır. Seanslar her zaman tam saatinde başlar ve tam saatinde biter. İstisnai olarak psikologtan kaynaklı bir gecikme söz konusu ise mutlaka bu süre telafi edilir ancak danışandan kaynaklanan gecikmeler için aynı durum geçerli değildir. Bu nedenle danışanın tam randevu saatinde gelmiş olması beklenir.

Gerektiğinde seans iptali nasıl yapılır?

Verimli bir psikoterapi süreci için psikologla kararlaştırılan düzende seanslara aksatmadan devam edilmesi esastır. Iptal mecburiyeti halinde kişinin ve psikoloğunun programının aksamadan işleyebilmesi için randevu saatinden en geç 24 saat önce haber verilmesi beklenir. Psikoterapi sürecinin düzenini korumak adına iptal edilen seansın telafisi yapılması önerilir.

Fayda sağlamak için ne kadar süre devam etmek gerekir?

Alınacak psikolojik desteğin süresi yaşanan sorunun büyüklüğüne, ne kadar süredir yaşandığına, aciliyetine ve danışanın beklentilerine göre psikolog ve danışan tarafından birlikte kararlaştırılır. Birkaç seanslık kısa danışmanlık süreçleri olabildiği gibi genellikle bir psikoterapi sürecinden bahsediliyorsa, bunun uzun dönemli ve derinlemesine bir çalışma olacağı söylenebilir. Psikoterapi çalışmalarında danışanın ihtiyaç duyduğu anlarda süreç gözden geçirilebilir, hem psikoloğun klinik görüşü hem de kişinin beklentilerine göre ne şekilde devam edileceği her zaman konuşulabilir.

Online psikolojik danışmanlık yüz yüze danışmanlık /psikoterapi çalışmalarına kıyasla ne kadar
etkindir?

Psikolojik danışmanlık/psikoterapi diğer birçok mecra gibi son yıllarda teknolojinin nimetlerinden
faydalanan bir alandır. Teknolojik gelişmeler yüz yüze görüşmenin mümkün olamadığı durumlarda bir
avantaj sağlasa da bu süreçlerin ne kadar etkin olduğu hem danışanlar hem de alandaki profesyoneller
tarafından bir merak konusu olabilmektedir.

Bu bağlamdaki soru işaretlerine henüz çok yeni ve az sayıda olmakla birlikte ışık tutan çeşitli araştırmalar
mevcuttur. Bu araştırmaların güvenilir ve Amerikan Psikologlar Birliği (www.apa.org) tarafından da
referans alınan büyük bir kısmı internet üzerinden gerçekleştirilen psikolojik desteğin terapötik anlamda
meşru bir destek mecrası olarak kabul edilebileceğini ve geleneksel yüz yüze uygulanan danışmanlık ve
psikoterapi çalışmalarına benzer etkinliğe sahip olduğunu göstermektedir. Aşağıdaki referanslar
bunlardan yalnızca birkaçıdır:

Barak, Azy, et al. (2008). A comprehensive review and a meta-analysis of the effectiveness of internet-
based psychotherapeutic interventions. Journal of Technology in Human Services, 26.2-4: 109-
160. http://www.tandfonline.com/doi/abs/10.1080/15228830802094429#.VI8vaCvF_hs

Andersson, G., & Cuijpers, P. (2009). Internet-based and other computerized psychological treatments
for adult depression: A meta-analysis. Cognitive Behaviour Therapy, 38(4), 196-
205. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/20183695

Elbette online bir destek sürecinin sözkonusu kişi ve yaşanan sorun açısından ne kadar uygun ve etkin
olacağına, uzmanın bu konudaki profesyonel klinik görüşü ile danışanın beklentileri ve koşulları
değerlendirilerek karar verilir.